Sarıyer Yenigün, Sarıyer'in Gerçek Tarafsız Gazetesi - "2. VE 3. LİG OYNATILACAKSA? BU ANCAK PLAY-OFF SİSTEMİ İLE MÜMKÜN OLABİLİR!!!
ŞEREF AYER </br>KOVULMADIKÇA </br>SARIYER İFLAH OLMAZ!!!
Karakter boyutu :13 Punto15 Punto17 Punto19 Punto

"2. VE 3. LİG OYNATILACAKSA? BU ANCAK PLAY-OFF SİSTEMİ İLE MÜMKÜN OLABİLİR!!!

Sarıyer Spor Kulübü'nün önemli ismi Genel Kaptan Ali Büyükasar analizleri ve önemli tespitleri ile TFF'ye ışık tuttu... Büyükasar yaptığı açıklamada "2. Ve 3. Ligi normal akışına bırakırsak büyük problemler baş gösterir. Bu iki ligi ancak Olay-Off sistemi ile bitirebilirsiniz" diyerek, en doğru ve en mantıklı kararın bu olacağını belirtti...
16.05.2020 / 15:04


Sarıyer Spor Kulübü'nün önemli ismi Genel Kaptan Ali Büyükasar analizleri ve önemli tespitleri ile TFF'ye ışık tuttu...

Büyükasar yaptığı açıklamada "2. Ve 3. Ligi normal akışına bırakırsak büyük problemler baş gösterir. Bu iki ligi ancak Olay-Off sistemi ile bitirebilirsiniz" diyerek, en doğru ve en mantıklı kararın bu olacağını belirtti...

ALİ BÜYÜKASAR:

Geçtiğimiz günlerde TFF ‘şimdilik’ notunu düşerek, Süper Ligi 12 Haziran, TFF 1. Ligi 19 Haziran, 2. Lig, 3. Lig ve Bölgesel Amatör Liglerimizin 18 Temmuz tarihinde tekrar start alacağını kamuoyuna duyurmuştu...

Ancak, akabinde gelişen yeni covid-19 vakaları korkunç şekilde hız kazandı. Sancektepe F.K, Kasımpaşa, Erzurumspor ve Beşiktaş başta olmak üzere daha birçok kulübümüz bu salgın hastalık ile yeni bir mücadele içine girmiş bulunuyor.

Görülen vakalar ile birçok kulübün ve otoritenin aksi yöndeki görüşleri ve ortaya koydukları sorular, ciddi tartışmaların başlamasına sebep oldu.

Acaba futbola yeniden start verilmesi doğru bir karar mıydı?

Kovid-19’la mücadelede başarılı olmuş, sosyal ve ekonomik hayatta normalleşme adımları atan ülkemizin, futbolda da normalleşmeye geçmesi gayet normaldir.

Tıpkı, benzer şekilde bu salgın konusunda başarılı olmuş Almanya hükümetinin futbola start kararı vermesi gibi.

Ancak son günlerde yaşanan olağanüstü yeni vakalar ile bu alınan kararların yeniden gözden geçirilmesi kaçınılmaz olmuştur.

Bugün, Süper Lig’den BAL Ligi’ne, toplam 277 takımın mücadele ettiği ve 2019-20 futbol sezonunu tamamlamaları için önlerinde oynamaları gereken tam 839 müsabakanın olduğu bir yerde ‘tamamen normale dönmek’ pek mümkün görünmemektedir.

Süper Lig ve 1. Lig’deki profesyonel kulüplerden beklenen ‘duyarlılık ve hassasiyeti’ BAL Ligi ve hatta onlara benzeyen amatör zihniyetteki 3. Lig ekiplerinden beklemek ne kadar mantıklı?

Her ne kadar profesyonel olsalar da birçokları hâlâ ‘amatör zihniyette’ olan ve çoğu ilkel şartlarda mücadelelerini sürdüren 3. Lig kulüpleri için “Kalan 179 maçınızı da oynayabilirsiniz” demek... Biraz fazla anormal değil mi?

BAL Ligi’nde kalan 408 maçı oynatarak tamamlamak... Kısaca bu takımları Süper Lig ve 1. Lig kulüpleriyle aynı kefeye koyup kalan 708 müsabakalarını tamamlamalarını istemek, yeniden revize edilmesi gereken bir karardır.

LİDERLER ÇIKSIN VE PLAY OFF OYNANSIN

Peki, çözüm nedir?

B planı ne olmalıdır?


Mevcut şartlarda, kalan 708 müsabakanın tamamını oynamaları pek mümkün görünmeyen bu alt ligler için (2. Lig, 3. Lig ve BAL) çözümü, bu sezon ortaya konan emeklerini de boşa çıkarmamak adına kısıtlı müsabakalarla sezonu tamamlamaları olmalıdır.

Bu da bahsettiğimiz liglerde, lig statülerine uygun bir şekilde mevcut haliyle üst lige çıkma durumu bulunan takımları - liderleri direkt, diğerlerini de play-off oynatarak- üst lige almak ve bu sezon için bu liglerde küme düşmeyi kaldırmak en ideal seçenek olarak gözüküyor.

Önümüzdeki sezon da istenirse 21 takımlı olan bu ligler küme düşecek takım sayısı artırılarak normalleştirebilir.

Bir başka deyişle, Süper Lig’de kalan maç sayısı 72! TFF 1. Lig’de ise play-off’la birlikte 59 maç var. İki gruptan oluşan 2. Lig’in tamamlanması için önlerinde 108’i Lig ve 13’ü play-off olmak üzere 121 müsabaka bulunuyor.

Üç gruptan oluşan 3. Lig’in tamamlanması için ise önünde 164’ü lig ve 15’i de play-off olmak üzere toplam 179 müsabaka duruyor.

BAL Ligi 11 gruptan oluşuyor. “Sezonu tamamlayayım” demeniz 340’ı lig ve 68’i kademe maçları olmak üzere 408 müsabaka daha oynamak demek.

Dediğimiz gibi çözüm, Süper Lig ve 1. Lig dışındaki liglerde sezonu sonlandırarak play-off ve kademe maçlarını oynatarak kısmi normalleşmeye geçmek olmalıdır.

Bunun için benim görüşüm o ki; Covid-19 vakaları iyice azaldığında ve kulüplerimizin normal akışına döndüğünü gördüğümüz de futbolda kısmi normalleşmeye ‘evet' demeliyiz.

Kısmi normalleşme, ülkenin futbol yüzü ve markası olan Süper Lig ve bir altında bulunan 1. Lig maçlarını oynatarak sezonun tamamlanmasıdır.



121 müsabakası olan 2. Lig’i, kendi statüsünün emrettiklerinin de fazla dışına çıkmadan sonlandırmak gayet mümkün olabilir!

Statü ne diyor? “İki grupta birinci olan takımlar 1. Lig’e yükseltilir.”

Bugün rakibine 10 puan gibi bir fark yapan Samsunspor’u da diğer grupta rakibinin 3 puan önündeki Bandırmaspor’u statü gereği 1. Lig’e yükseltebilirsiniz.

Bir üst lige çıkacak diğer takımı da belirlemek için de yine statü gereği her iki grubun 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9. sırasında yer alan takımlara play-off müsabakaları oynatabilirsiniz.

Keza aynı şekilde; önünde 164 lig maçı bulunan 3. Lig’i de play-off maçları ile oynatarak bitirebilirsiniz.

Bu sezon büyük bir başarı göstererek en yakın rakibine 19 puan fark yapan Karacabey Belediyespor ile keza aynı şekilde rakibine 14 puan fark atan Kocaelispor’un emeklerini de zayi etmemek gerekir. Tıpkı 2. Lig’de olduğu gibi bu sezon için 3.Lig’de de küme düşmeyi kaldırmak fikri masada yer alacak önemli bir faktördür.

BAL Ligi’ne gelince...

Onları bu normalleşme süreci içine dahil etmek ne kadar mümkün olabilir? BAL ligi için alınan kararların titizlikle yeniden gözden geçirilmesi şarttır.

Sonuç olarak; Daha önümüzde belirli bir zaman süreci var...

Bu belirsizlikler içinde ne yaşayacağımızı yalnızca Allah bilir.

Kim ne derse desin, nihai sözü ‘virüs’ söyleyecek.

Umarım, koronavirüs “Ben artık yokum” der.