HEDEF NE?

Sarıyer ligin ilk yarısında çıktığı 17 maçta 3 galibiyet 11 beraberlik 3 mağlubiyet aldı. Ligin ilk 6 haftasını teknik direktör Mehmet Birinci ile 6 beraberlik, son 9 haftasında da teknik direktör Bünyamin Çalışkan ile 2 galibiyet 4 Beraberlik ve 3 mağlubiyet aldı. Arada kalan iki haftada 1 galibiyet ve 1 beraberlikte teknik direktör arayışları sırasında yardımcı antrenörler ile gerçekleşti. Toplanan 20 puan ile 12. sırada yer alan Beyaz Martı, düşme hattına ve Play-off’a 5 puan uzaklıkta kaldı.

Bu tabloya baktığınız zaman Sarıyer takımının ligin ilk yarısında topladığı puanlarla ve aldığı sadece 3 mağlubiyet ile ikinci yarıya daha umutla bakabilmemizi sağlayabilir. Takımın, sezonun ilk yarısında kendini tanımış olması, devre arasında meydana gelecek bir bütünleşme ile ikinci yarıya yeni bir havayla başlayabilir.

Ama bunların olabilmesi için öncelikle yönetimin bir araya gelip hedefinin ne olduğu ile ilgili bir plan yapması lazım. Düşmemek mi? Yoksa bu lig ten çıkmak mı?

Sarıyer takımının ikinci yarıda bir başarıya gidebilmesi için yönetimin tekrardan bir yapılanmaya ihtiyacı var. Bunu Mehmet Birinci ile yollar ayrıldığı zamanda belirtmiştim. Zihniyet değişmeden teknik direktör değiştirmenin bir anlamı olmayacağını. Hep beraber gördük ki iki antrenör arasında bir fark olmadığını. Mehmet Birinci devam etseydi şu anki performanstan farklı olmayacaktı.

Yanlışın tespitini iyi yapmak doğru tedaviyi uygulamak yönetimin işi.

Bakın ilk 17 haftada 3 genel kaptan değişti. Takıma bir türlü gerekli dinamizmi sağlayacak, iletişimi iyi kuracak, mevcut yönetici kadrosu içerisinden takımla yönetim arasındaki dengeleri çözebilecek bir genel kaptan üretilemedi. Genel kaptan olmanın sadece maçta kulübede oturmak olmadığını bir türlü tespit edemediler. Bunu bu görevi yapan kişilerin, görevi yapma şekilleri ile ilgili söylüyorum. Yoksa insanlıklarına, kişiliklerine herhangi bir sözüm yok.

Bu göreve bu takımın formasını giymiş futbolun içinden gelen yönetimin halinden, futbolcuların dilenden anlayan birisini getirmek daha isabetli bir karar olur.

Koca bir 17 hafta geçti. Bu iç sorunları bir türlü çözemeyen yönetim, acaba bu takıma ikinci yarıya ihtiyacı olan herhangi bir mevkisi için bir çalışma yaptı mı? Yoksa yine her sene olduğu gibi sağdan solda gelen telefonlarla mı ara transferler yapılacak. Hedefi belirleyip ciddi bir revizyon yapmak lazım. Takımdan gönderilmesi gereken bir çok oyuncu var. Tabii zamanında tespiti yapıp yerini fazlası ile dolduracak genç oyuncular bulunabilir ise. Yönetim devre arası eksikleri gidermenin çalışmasını bugüne kadar yapmadıysa, bunda sonra nasıl yapacak çok merak ediyorum.

Sayın başkanın harcadığı söylenen paralar öyle hafife alınır paralar değil. Harcandığı söylenen paralara göre yapılan işler ise bugüne kadar inanılmaz kötü. Yazık hem Sarıyer’e, hem giden paralara.

Çünkü sonuçta harcanan bu paralar kulübün kasasından çıkıyor. Sarıyer takımı, öyle böyle bu sezonu kazasız bitirirse, seneye önünde koca bir borç ve elde hiçbir değeri olmayan futbolcularla kalacak. Borçlar mı kapatılacak, yoksa yeni transferler mi yapılacak? Yönetimin önünü bir an önce görmesi lazım. Hala iyi şeyler yapabilecek az da olsa zaman var.