Teknik Heyet Yetersiz Kalıyor

Sarıyer, Y.Malatya ve Çankırı maçlarından aldığı beraberlikler sonucu kendi sahasında mutlak galip gelmesi gereken bir maça çıktı. Havanın da güzel olmasıyla her iki taraf seyircisi de maça yeterince ilgi göstermişti. İç saha maçlarını kazanmak her zaman önemlidir. Lig de sıralamanın ne olacağı öncelikle iç sahadaki maçlarda aldığın sonuçlara dayalıdır. İçerde kazanamayan bir takım her zaman alt sıralarda kalmaya mahkum olur.

Beklentimiz, bu bilince oyuncuların ve teknik heyetin de sahip olarak bu maçı oynayacak olmasıydı. Teknik Direktör Mehmet Birinci, Maça Kalede Kılıçarslan, 4’lü defans Emre Karaman,Hamza,Emre Bayraktarbaşı ,Feridun, onların önünde 2 ön libero Muhammet ve Hakan Soylu, Solda Murat Hacıoğlu, Sağda Sinan, ortada Ömer, İleri uçta Cemre on biri ile başladı.

Geçen hafta Çankırı’da oyunu istediği gibi çevirebilmeyi, rakibe pozisyon vermemeyi sadece 30-35 dakika başarabilen Sarıyer, bu hafta bunu biraz daha ilerletmiş görüntüsü verirken, Teknik Direktör Mehmet Birinci’nin eğer bir sakatlık yoksa nedenini anlayamadığımız 62.dakikada ki Murat Hacıoğlu, Ömer Cuğ değişikliği maçın kırılma anı oldu. Aslında burada ki sorun Murat Hacıoğlu’nun oyundan alınmasından çok yerine giren Ömer Cuğ’nun bu dakikadan sonra oyun veremediği katkıydı. Ve bir anda bozulan takım içi dengeler rakibin pozisyon bulmasına, ardından da 69.dakikada beraberlik golünü atmasına sebep oldu. Sanırım Teknik Direktör Mehmet Birinci’de yaptığı bu yanlışın farkına vardı ki ondan sonraki değişikliklerde de, yanlış üstüne yanlışlarla devam etmek zorunda kaldı. Ömer Şengöz’ü oyundan alıp Süratli bir oyuncu olan Emre Birinci’yi oyuna dahil etmek ne kadar isabetliyse Bu takımın 3 senedir en çok gol atan oyucusu Sinan’ı 90 dakika sağ kanata hapsetmek o kadar yanlıştı. Ayrıca Kenarda hazır bir Semih varken ve orta sahada bir top kapma, rakibe pres yapma sorunu gözle görülürken, neden oynatılmadığını da anlamak zor tabi ki…

Son değişiklikle de sanki galip bir takımın son dakika gol yememe taktikleri gibi üçüncü bir stoper olan Önder Turacı’yı oyuna almasına ise ancak hayretler içerisinde bakmakla yetindik.

Sarıyer’in üç maç sonunda bize gösterdiği ise, bu kadronun bu şekilde koşmadan, rakibe pres yapmadan, top kapmadan, bir temposu bile olmadan oynaması halinde bu ligde galibiyet alması çok zor olduğudur.

İlk hafta zor olur dedik, ilk maç hadi olur diye düşündük. Y.Malatya maçının sonucunu pek ciddiye almadık ama Kartal maçı 1-1 olduktan sonra kalan son 20 dakika da, Puan kaybediyoruz duygusu takım üzerinde hiç hissedilmedi. Saha da maç gidiyor arkadaşlar ne yapıyoruz biz diyen olmadı. Teknik Heyet’te yaptığı değişikliklerle berabere bitsin yeter der gibi buna çanak tutunca, malum sonuç yine gerçekleşti.

Teknik Direktör Mehmet Birinci’nin geçen seneden bu yana bu takıma bir oyun anlayışı, bir tempo kazandıramamış olması tamamen kendisiyle alakalı olduğu gerçeğini anlaması lazım. Geçen seneki kadroyu kendim kurmadım demişti. Bu sen kendi kurdu ne değişti? Saha içinde hiç bir Teknik Direktör etkisi göremedik bugüne kadar. Aksine gördüğümüz kendi getirdiği oyuncuları oynatma çabasından başka değil. Maaliyetsiz genç oyuncuların gönderilmesi, Semihin böyle bir vasat orta saha varken inatla oynatılmaması, başka şeyler düşündürüyor!

Aslında gerçek problem 80 bin nüfuslu Andorra’nın Milli takımı Olduğu yerde 350 bin Nüfuslu Sarıyerimizin Kendi içinden değil bir takım, bir oyuncu bile çıkaramamış olmasıdır.